Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mayıs, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Bir deplasman hikâyesi.

Size bir hikâye anlatayım mı? Bu anlatacağım benim hikâyemdir ve istediğiniz yerinde gülebilirsiniz. 25 ağustos 2018'de İstanbulspor deplasmanına nasıl gittiğimin hikâyesini anlatacağım, ama evvela nedenini de bilmelisiniz. Tribünde olan hemen herkesin bir tribün hikâyesi vardır, pek çoğu tribünlere babasıyla beraber çocuklukta başlamış ve takımını deyim yerindeyse "ilk aşkı" olarak sevmiştir. Benim babam futbolu pek sevmez ve tribün hikâyem ise otuzlarımdan sonra başladı, o gün Sarıyer'de binip Esenyurt'ta stadyumda indiğim deplasman otobüsünde bir "ağabey"dim, "arka beşli"den çok uzakta ön taraflarda "ağabey"lerin arasında oturan bir misafirdim. Yalan olmasın, daha besteleri bile tam bilmiyordum; ama deplasman otobüsündeydim. Ne diyordum? Neden? Kırık bir aşk hikâyesi yüzünden. "Seversin kavuşamazsın, aşk olur" dediğini sanıyorum Âşık Veysel'in, ama bazen de işte sevip de kavuşamayınca, deplasmanda buluyorsun kendini.